17 Haziran - ???

Salı günkü programımı yaptım ve sonrasında beklenmedik bir harddisk hatası yüzünden bilgisayarım kısmi felç geçirdi. Bu haftaki programın şarkı listesini şu anda yazamıyorum ama en kısa zamanda tamamlayacağım inşallah. Dinlemek isteyenler için ise link yine de aşağıdadır :)

17 Haziran 2008 Alçak Basınç

Tight White vs Harunizer

Dün gece Dogzstar'da idik, Doruk (a.k.a. TightWhite) ile tam anlamı ile b-2-b bir set yaptık, yani bir o bir ben çaldık, çok güzel ve keyifli gitti sonuna kadar. Hemen bir iki foto ve ufak notlar serpiştirelim şuraya:

Açıkcası deli bir kalabalık olmadı ama az ve öz güzel bir kitle vardı, sonlara doğru özellikle, bir ara gaza gelip sub'ların üzerine çıkıp dellenen sarhoş gençler bile oldu yani! Celebrity'lerimiz arasında Reset Magazine'in "paparazzi ekibi" ve Rolling Stone Türkiye'nin "headhunter"ı Alper de vardı!

DJ setinde Doruk ve benim aramda duran arkadaş ise Berk, The Modern Way zamanlarından tanışıyoruz ve Doruk'un da yakın arkadaşı. Kendisi kabinde geyiğe katıldı ama co-dj'lik yaparak arada beni "Thriller çal, The Rakes çal" şeklinde gaza da getirdi. Thriller'ı çaldım, güzel de oldu. The Rakes başka sefere...

Bu üstteki fotoyu koymamayı düşünüyordum ama sadece kendim berbat çıkmışım diye koymamak olmaz tabi. Bizim fotoları çeken öndeki arkadaşa da ayrıca teşekkürlerimi iletiyorum, pek güzel çıkmış ellerine sağlık!

Bir sonraki Tight White vs Harunizer buluşmasını bekliyorum heyecanla! :)

Fransız Indie Bloglarında Ayşe Hatun Önal?

Az önce Pardon My Freedom blogunda ilginç bir yazı ile karşılaştım - Ayşe Hatun Önal ve Aylin Aslım'dan birer parça vermişler. Pardon My Freedom indie camiasının orta karar talep gören güzel bloglarından biri - yarı fransızca yarı ingilizce. Biraz baktım son dönemde başka "kenarda kalmış" Avrupa ülkelerinden sanatçılara da yer vermişler, mesela Bulgaristan. Hoşuma gitti, şuraya ufak bir not koyayım dedim.

Bir bakarsınız AHÖ Avrupa'da patlarmış, Justice falan remixler yaparmış.. . Neden olmasın :)

10 Haziran - Change Of Plans ve Dresden Dolls

Geçen çarşamba Dogzstar'da Nordik grubunu tekrar dinledim, bu sefer Gevende'den tanıdığım Ömer de eşlik ediyordu onlara, viyola'da. Çok güzel bir ekip bence, elektronik müzik ile akustik sesleri çok iyi birleştiriyorlar. Son dönemde Türk gruplar arasında bu tarzda çok başarılı ekipler var aslında. Bunlardan bir diğeri de Change Of Plans. Nordik biraz Morr Music çizgisinde, Change Of Plans ise daha çok Sigur Ros'un kuzey ses denizine yakın duruyor. Çok başarılı, güzel hatta kısaca keyifli parçaları var. Hüzünlü, melankolik ama aynı zamanda sıcak müzikler. Yeni EP'lerinin adı "Best Mountain" ve web sitelerinden indirebiliyorsunuz. Ücretsiz olarak. Ama onların tavsiyesi CD'lerini almanız - artworkleri çok hoş bu arada, şimdiden söyleyeyim. Bir plak olarak basılsa kesin almak isteyeceğim türden :) Programda ise bu EP'den Mighty Pine Tree isimli parçayı çaldım.

Bu hafta Dresden Dolls'un yeni albümü No Virginia'yı ilk kez dinledim. Daha önceki albümleri Yes Virginia son yıllarda en sevdiğim albümlerden biriydi. Yine güzel bir albüm yapmışlar ama nedense aynı heyecanı hissedemedim. Ama içimden bir ses zamanla alışacaksın diyor. Bugünkü programda Ultima Esperanza'yı çaldım bu albümden. Bu arada, üyesi olduğum Dresden Dolls mailing listesinden fırtına gibi e-mail yağmaya devam ediyor. Amanda ve Brian, bir yandan Dresden Dolls turnesine devam ediyor, bir yandan başka gruplarla konserler veriyorlar. Yazın Avrupa'daki festivallerde de kısaca bir arzı endam edeceklermiş, programda dört beş festival var. Bu arada, grubun peki bir "Victorian" web sitesine de bir uğramanızı tavsiye ederim.

Son olarak yeni albümünün yayınlanmasını heyecanla beklediğim bir başka isimden bahsedeyim - Bergen'in "bir diğer harikası" Annie bu! Kendisi 2004'te Anniemal albümü ile çıkmıştı ilk, tam olarak hak ettiği ilgiyi görmedi o sıralar. Ama şu ara pek bir konuşulan Robyn'den eksiği yok, fazlası var. Ayrıca Bergen'li, yetmez mi? :)) Onun albümü de sonbahar gibi yayınlanacakmış. İlk single çıktı bile "I Know Yr Girlfriend Hates Me" adını taşıyor. (myspace)


10 Haziran 2008 Alçak Basınç

Change Of Plans Mighty Pine Tree
Butcher The Bar You Know Everything
Dresden Dolls Ultima Esperanza
Plants And Animals Good Friend
Atlas Sound Winter Vacation
The Drift Uncanny Valley
Nordik A İçin Bir B İçin İki
Portishead The Rip
Zombie Zombie Before Night Falls
Annie I Know Y'r Girlfriend Hates Me (Get Shakes Remix)
The Death Set Around The World
New Young Pony Club The Get Go
Teddybears Punkrocker (fFeat. Iggy Pop)

Miller Music Factory Jürisindeyim

Geçtiğimiz ay güzel bir gelişme oldu, Miller ekibi beni de Miller Music Factory jürisine davet etti. MMF, geçtiğimiz yıllarda merakla izlediğim organizasyonlardan biri idi, özellikle geçen sene rock kategorisini yakından takip etmiştim. Zaten beni de Alternatif Rock ve Cover kategorisi için çağırdılar ve tabiki seve seve kabul ettim. Aynı jüride yer alan diğer isimler de yakından tanıdığım ve çok sevdiğim arkadaşlar, sırayla Radyo Eksen'den Gülşah Güray, Rolling Stone'dan Mehmet Tez ve Elec-trip plak şirketinden Oğuz Kaplangı.

Bu yıl Miller müzik konseptini "Miller Music World" başlığı altında toplamış ve MMF'ye yukarıda da gördüğünüz gibi yeni bir kategori eklemiş, "Cover" kategorisi. Aslında ilk başta bu kategori konusunda pek emin olamamıştım ama sonradan ilginç ve hoş olabilecek bir kategori seçimi olduğunu düşündüm. Cover dediğin illa "tıpkısının aynısı" mantığı ile yapılmak zorunda değil, bu konuda da yaratıcılık imkanları sınırsız aslında. Ne bileyim, yıllar önce Athena'nın Tarlaya Ektim Soğan'ı veya Mor Ve Ötesi'nin Yaz Yaz Yaz cover'ları, cidden çok başarılı ve güzel örneklerdir bu alanda. Keza, Yonca Evcimik'in söylediği, gençlerimizin bilinç altına işlemiş hit'i 8.15 Vapuru'nun çok hoş bir iki cover'ını dinlemişliğim var, böyle şeyler insanın neşesini yerine getiriyor. Bu konuda da sınır tanımaya gerek yok anlayacağınız!

Ülkemizde az sayıda olan bu tür müzik yarışmalarının önemi büyük aslında. Yeni grupları tanıtmak, ama daha da önemlisi, onlara sahne alacakları ortamlar, fırsatlar sağlamak, yeni kapılar açmak, çabalarının boşa gitmeyeceğini hissettirmek... Mesela benim de içinde yer aldığım İstanbul Caz Festivali'nde de "Genç Caz" isminde bir bölümümüz var ve bu organizasyon da ülkemizde caz müziğine genç yetenekler kazandırılması açısından önemli bir platform oluşturuyor ve bunun sonuçlarını da yıllar içerisinde görmeye başladık. Miller Music Factory de gençler arasında daha popüler elektronik müzik ve rock açısından benzer bir rolü üstleniyor bence ve yıllar geçtikçe bunun etkisini de daha somut olarak göreceğiz.

Yarışmalar, müzisyen olmayanların ilgisini çekmek açısından da önemli tabi. Düşünürseniz, bu grupların o ana kadar müzikle sadece "ders çalışırken radyoyu açmak" seviyesinde ilgilenen eşi dostu, bir anda bu heyecana dahil olacaklar, onlarla beraber heyecanlanacaklar vs. Müzik merakı, bir şarkıyı sevmek (veya sevmemek) hep sosyal boyutu da olan konulardır, sevdiğiniz birisinin, arkadaşınızın yaptığı, nasıl ortaya çıktığını bildiğiniz (hatta buna katkıda bulunduğunuz) bir müzik tabiki daha çok hoşunuza gider. Ama bundan öteye, müzikten zevk almaya da böyle böyle başlar insan... Neyse, bu konuyu burada kesmemde fayda var, bırakırsanız çok teorik derinliklere dalabilirim zira.

Miller ekibine buradan tekrar teşekkür ediyorum. Miller Music Factory'de görüşmek üzere!

http://www.millermusicworld.com/

3 Haziran - Sonny J

Her geçen gün Eurosonic'in ne kadar süper bir etkinlik olduğunu daha iyi anlıyorum. Bu Ocak ayında gidip de bir sürü grubu izlediğim, bir sürüsünü de kaçırdığım güzide etkinlikten her geçen gün başka bir grup önüme tekrar çıkıveriyor ve "aman Allah'ım, bunların konserini de kaçırmışım" diye veryansın ediyorum. Alın işte bir yenisi: Sonny J. Bu İngiliz Dj veya "turntablist"(pikap sihirbazı diye çevirilebilir herhalde) süper bir parça yapmış "Handsfree " isminde, Mark Ronson'un tepesini attıracak kalitede, The Avalanches ile Gnarls Barkley arasında süper birşey. Single olarak yayınlandı bu parça, Sonny J'in ilk albümü "Disastro" da Ağustos gibi Amerikan Astralwerks plak şirketi tarafından yayınlanacakmış. Heyecanla bekleyiniz!

Haftanın bir diğer grubu ise The Dirtbombs idi - cidden bomba yani :) Bu aslında eskice bir ekip, 1992'de kurulmuşlar ve bugüne kadar dört albüm yayınlamışlar. Bu yıl yayınlanan son albümlerinin adı ise "We Have You Surrounded". Beş kişiden müteşekkil bu ekip oldukça sıkı bir müzik yapıyor, sıkı bir garage rock sound'u, kimi sentetik sesler, karanlık ama enerji dolu bir atmosfer. Bu yaz Spiritualized'ın ön grubu olarak da turlayacaklarmış, başarılar.

Programın bir başka hoş grubu ise The Studio idi. İsveçli bir ikili bu geçen sene önce West Coast albümünü yayınladı, ardından da nedense bunun aynısı gibi olan (ama sanırım esas olarak İsveç dışında yayınlanan) Yearbook 1 isimli albümü... Parçalar neredeyse aynı, ben Yearbook 1'dan Origin'i çaldım. Kimi parçaları 15 dakika'ya kadar varıyor ve Kuzey'in space-disco sound'u ile Depeche Mode-vari ritmik elektronik / rock karışımı müzikler arasında geziniyor. Tam bir kafa müziği, havaya girip saatlerce dinlenebilecek tarzda...


3 Haziran 2008 Alçak Basınç

Sonny J Handsfree (If You Hold My Hand)
The Metros Last Of The Lookers
The Aliens Robot Man
The Blood Brothers Lazer Life
Architecture In Helsinki Wishbone (Franc Tetaz Remix)
Lucky Soul Aint Never Been Cool
Foals Red Sock Pugie
The Dirtbombs Wreck My Flow
The Tough Alliance Miami
Does It Offend You, Yeah Epic Last Song (Lifelike Remix)
Kid Sister Pro Nails (Bag Raiders Remix)
The Studio Origin (Shake You Down By The River)
Hercules & Love Affair Raise Me Up
Mark Ronson Just (feat. Phantom Planet)
Beastie Boys Looking Down The Barrel Of A Gun